20 Şubat 2013 Çarşamba

Evdeki Zararlı Kimyasallari Bilin?

Evdeki Zararlı Kimyasallar Nelerdir Bilin
Merhaba.

Bu konuyu Bilim ve Teknik Dergisi'nin 2011 Kasım ayı sayısındaki ana makaleye dayanarak belirledim. 

Makalenin yazarları Hacettepe Ünivesitesi Kimya Bölümü'nden Prof. Dr. Adil Denizli ile Doç. Dr. Handan Yavuz. Ben de onlardan alıntıladığım bu makaleyi ufak tefek yorumlarla size aktaracağım. 

Makalenin en çarpıcı bölümünde şöyle yazıyor: "İnsanlar hastalık ve enfeksiyonlarla savaşmak için evlerini temiz tutmayı öğrendiler. Bunun için de biz kimyacılar çeşitli
temizleyiciler ve dezenfektanlar ürettik. Ortaya çıkan sorun temizlik hevesimizin çok ötesine ulaştı. Bugün kullandığımız temizleyiciler temizlemeye çalıştığımız şeylerden genellikle daha tehlikeli. Evsel temizlik malzemeleri alkol, amonyak, beyazlatıcı, formaldehit ve alkali maddeler içeriyor. Bu maddeler bulantı, kusma, yangı, göz, burun, boğaz ve solunum sisteminde yanmalara neden oluyor. Nörolojik hasarlar, akciğer ve böbrek hasarı, körlük, astım ve kanser gibi çok önemli sorunlarla da bağlantıları var."



 
Makalede en çarpıcı noktalardan biri de özellikle bu kimyasal maddelerin vücuda girmesi ve hamileliklerde çocuğa aktarılması. En sağlam hasarı zaten çocuklar görüyor ki bunun anne karnında başlıyor olması oldukça kötü.
 
"Günümüzde hemen hemen her evde ortalama 15-50 litre zararlı madde bulunuyor ve genellikle 60'tan fazla zararlı ürün de kullanılıp depo ediliyor." (ör: böcek ilacı) Elbette bu derece zararlı kimyasalların varlığı da bazı sonuçlara yol açıyor. "Son 20-30 yıldır daha zehirli kimyasal maddeler hayatımıza daha da fazla girdikçe, vücudumuzdaki yağ dokusunda biriken zehir seviyesi artıyor." Bütün bu birikim ciddi hastalık olarak kendisini uzun yıllar sonra gösterebiliyor, sonra da şaşırıyoruz bir anda nasıl oldu, hiç beklemiyorduk diye.

Bu maddelerin kokularının çoğu kişiyi rahatsız etmesi, yanlışlıkla içilirse (özellikle çocuklar tarafından) ciddi tahribat yapabileceği, akciğerlere zarar vereceği, astım, alerji vb. sıkıntılar yaşayan insanları iyice kötüye götüreceğinden bahsediyor.

"Alışveriş yaparken şüpheci olun."
Makale, ürünlerin üzerlerinde tutarsız ifadelerin yazabildiğine dikkat çekiyor. Örneğin; ön tarafında zehirli değildir yazan bir ürünün arkasında buharı zararlıdır yazıyor olması çelişki ifade eder.
Bu konuda çok şey yazılabilir elbette ama hayatta birçok alanda sergilediğimiz -gerekliliği tartışılacak- şüpheciliği genelde evsel alışverişlerde yapmayabiliyoruz. Bu konuda reklamların payı oldukça büyük. Bana göre reklam yaparak ciddi sayıda insanı intihar etmeye bile ikna edebilirsiniz. O derece güçlü araçlar olduğunu düşünüyorum.O yüzden kimse çıkıp çamaşır deterjanının beyazlattığını çılgın gibi vurgularken bunu klorla yaptığından bahsetmiyor. :) 

Şahsen tavsiyem, makalenin bütününü okumanız. Bir şekilde Bilim ve Teknik'in ilgili sayısını bulabilirsiniz. Nasıl bulacağınızı buradan söylemiyorum. :) Bütününü okuduğunuzda tek tek hangi kimyasalların ne sorunlara yol açabileceğinden bahsediyor ama ben tek tek burada da yazmak istemedim. Özet geçmiş oldum.

Hayatta değer verdiğimiz onca şey var. Maddi, manevi birçok şey var ki bizim için çok önemli ve öncelik konumunda. Bu çok güzel bir şey. Fakat genelde sözlü anlamda çok önemsediğimizi söylesek de "kendimizin ve ailemizin sağlığı" konusu bana göre öncelik sıralamasında oldukça sonlarda. En azından çoğu kişinin bu sözlü beyana yönelik, bunu öncelik alarak yaşadığına ben şahit olmadım. O yüzden böyle makalelerin, böyle yazıların uzun vadede daha da çoğalmasını umut ediyorum.

Sevgiler.

0 yorum:

Yorum Gönder